27. NEML / 42Sure Ayet Sayısı: 93 Kitap Sırası: 27 Nüzul Sırası: 48 Nüzul Yeri: MEKKE | Ardından, o geldiğinde... ona denildi ki:
"Arşın böyle miydi?"
Dedi ki:
"O, bunun gibiydi.
Bize önceden ilim verilmişti... ve biz Müslüman olmuştuk!" | فَلَمَّا جَٓاءَتْ ق۪يلَ اَهٰكَذَا عَرْشُكِۜ قَالَتْ كَاَنَّهُ هُوَۚ وَاُو۫ت۪ينَا الْعِلْمَ مِنْ قَبْلِهَا وَكُنَّا مُسْلِم۪ينَ | .42 | 42 |
fe Kök: harfKelime: feKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). de, da / matuf ve matufun aleyh arasındaki ortak bir yönle birlikte, sıra da bildirir. Aynı zamanda fiillerin meydana gelişi arasında fazla surenin geçmediğini de gösterir.
lemmâ Kök: harfKelime: lemmaKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Hükme olumsuz anlam verir. Vaktâki, o zaman. / Henüz / İstisna için: "İllâ" yerinde de olur.
câet Kök: CYeKelime: caeFiil, 3.ncü, Dişil, Tekil, Geçmiş Zaman
kîle Kök: K:VLKelime: kavlFiil, Edilgen, 3.ncü, Eril, Tekil, Geçmiş Zaman Kelime Anlam: Anlaşma. Sözleşme. Konuşulan söz. Söz cümlesi. İtikad, delalet. Tarif. İlham.
e Kök: soruKelime: eKelime Anlam:
arşuki Kök: A:RŞKelime: arş ... veri girişi devam ediyor ... Kelime Anlam: Bağ çardağı. Gölgelik. Kürsü, taht, yüce makam. En yüksek gök. Fevkiyyet, ulviyyet.
kâlet Kök: K:VLKelime: kavlFiil, 3.ncü, Dişil, Tekil, Geçmiş Zaman Kelime Anlam: Anlaşma. Sözleşme. Konuşulan söz. Söz cümlesi. İtikad, delalet. Tarif. İlham.
ke Kök: harfKelime: keKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). gibi, sanki anlamlarındadır. Benzetme içindir.
ennehu Kök: harfKelime: enneKelime Anlam: Şart edatı. her nerede … se/sa; her nereye … se/sa; her neresi … se/sa Kelime Anlam: İsim cümlesinin manasını masdara çevirir. “enne” tercüme edilirken; “-olduğunu, -dığını” olarak tercüme edilir. Te’kid yani pekiştirme harfidir. Cümle başında gelmez. “enne”nin ismi, “mansub”; haberi merfu olur.
huve Kök: zamirKelime: huveZamir Kelime Anlam: Munfasıl zamir. III. Şahıs
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
ûtînel Kök: eTYKelime: itaFiil, İF'AL Kalıbı, Edilgen, 1.nci, Çoğul, Geçmiş Zaman Kelime Anlam: Vermek. Bahşetmek. İhsan etmek.
ilme Kök: A:LMKelime: ilimİsim, Eril Kelime Anlam: Bilgi.
Bilinmiş ve bilinecek olanların tümünün Hayat-ı ilahi içinde ki kümülatif varlığı. (İlm-i Küll)
Bir muhataptan, okumak, görmek, dinlemek gibi yollardan edinilen bilgi, malumat (İlm-i cüz).
Kişinin bir ilim vericiden (muallim), dıştan 5 DUYU yoluyla ve ders edinerek (talim) edindiği bilgi. Öğrenme.
min Kök: harfKelime: minKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.
kablihâ Kök: K:BLKelime: kablİsim Kelime Anlam: Ön. Önce. Evvel. / Öndeki. İlerideki. Evvelki. (hem mekan hem de zaman olarak kullanılır.) // Hiç bir tecrübeye dayanmayan… sadece akıl yoluyla.
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
kunnâ Kök: KVNKelime: kevnFiil, 1.nci, Çoğul, Geçmiş Zaman Kelime Anlam: Hudus. Varlık, var olmak. Vücud, alem, kainat. Mevcudiyet.
muslimîne. Kök: SLMKelime: muslimİsim, İF'AL Kalıbı, Etken, Eril, Çoğul Kelime Anlam: (İf’al Kalıbı - İsim) İslam Dinine dahil olmuş, İslam yaşantısını yaşayan kimse. / Silm olan. Salim olan. / Teslimiyet halinde sürekli olan.
Müslüman kelimesi; Arapça müslim kelimesinin Farsça dil bilgisi kurallarına göre çoğulu olan Müslimân şeklinin Türkçe ses uyumuna uyum sağlamış halidir. Türkçede tekil olarak kullanılır ve çoğulu Müslümanlar şeklinde ifade edilir. | | | | |
Diğer Meal: Belkıs gelince, “Senin tahtın böyle mi?” denildi. O da, “Sanki o! Fakat zaten daha önce bize bilgi verilmişti ve biz teslimiyet göstermiştik” dedi.
|